uyandırmak

uyandırmak
-i uyanmak 的使动态: alâka \uyandırmak 引起兴趣 derin bir muhalefet \uyandırmak 引起强烈反对 sert tepkiler \uyandırmak 引起强烈的反应 şüpheler \uyandırmak 引起怀疑 Beni yarın sabah saat sekizde uyandırınız! 请明天早晨八点钟叫醒我。Annesi sabah namazı okunurken Ali'yi uyandırdı. 阿里母亲做晨礼时叫醒了他。Sıcaklar ağaçlar uyandırdı. 天变暧了, 树都长出了叶子。

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • uyandırmak — i 1) Uyanmasına yol açmak Anası sabah namazı okunurken Ali yi uyandırdı. S. F. Abasıyanık 2) Çıra, lamba, soba vb. ışık veren şeyleri yakmak, tutuşturmak Köşede kuru odun var, uyandır ocağı. A. Gündüz 3) mec. Üstü küllenmiş ateşi yeniden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ilgi çekmek (veya uyandırmak) — çevresinde ilgiyi, dikkati ve merakı üzerine toplamak, alaka çekmek, alaka toplamak veya alaka uyandırmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ... duygusu uyandırmak — bir duygu oluşturmak Bu çeşit mülahazalar bizde ancak bir isyan duygusu uyandırabilirdi. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • akis uyandırmak — bir konu üzerinde düşünülmesine, tartışılmasına yol açmak, ilgi veya tepki yaratmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alaka çekmek (veya toplamak veya uyandırmak) — ilgi çekmek Bu sahneyi mangalın başında Havva Hanım bize kaç defa tekrar etti, hatırlayamam. Ama her defasında bizde büyük bir alaka uyandırıyordu. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • infial uyandırmak — kızgınlığa yol açmak, öfke yaratmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • istek uyandırmak — istemesine, arzu duymasına yol açmak İnsanda ille de saçını, yanağını okşamak isteğini uyandıran güzel kız çocuklarını andırırdı. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yankı uyandırmak — bir olgu çevrede duygusallık, düşünce, dedikodu gibi tepki yapmak Memleket dışında bile birtakım yankılar uyandırmaya başlamıştı. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • nefret uyandırmak — nefret etmesine sebep olmak Çünkü Ömer Bey, başka birinde son derece nefret uyandıran bir kabalık, bir kusur sayılması lazım gelen o gurur ve azamet buhranları içinde bile bir çocuk saflığını saklıyordu. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • merakını uyandırmak — merak etmesine sebep olmak, meraklanmak Kızın en çok merakını uyandıran şey, Hasan ın yeni kıyafetiydi. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ateşi uyandırmak — sönmek üzere olan ateşi canlandırmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”